Paralel evren kavramı ile iki sene önce tanıştım. Şimdi diyeceksiniz ki, quantum’a göre kişisel gelişim sayfaları paralel evren’den yıkılıyor, sen nasıl iki sene önce tanıştın. Aslında beni şahsen tanısanız, böyle bir soru sormazdınız. Zira ben ‘ele güne karşı yapayalnız’ şarkısını, meşhur olduktan 30 sene sonra ilk kez dinlemiş bir insanım. Her ortalama Türk genci gibi, lise yıllarımda bu şarkının sözlerini öğrenmiş olsaydım, şarkı ile gönderilen mesajın anlamını, belki de ömrüm baharken kavrayabilirdim. Veya bunun gibi acaba neleri kaçırdım… Bir yazıda bunlar için yazmak lazım aslında… Geçen hafta uykuya dalmadan önce, son altı aydır inatla okumaya çalıştığım ve bin bir zahmetle 53’üncü sayfasına geldiğim Umberto Eco’nun Foucault Sarkacı romanından ansızın sıkılarak, başucumda duran cep telefonumun arama ekranına ‘paralel evren’ yazıp tıkladım. Yukarıdan aşağıya doğru bir sürü makale ve blog yazısı listelendi. Sıradan açıp okumaya başladım… Gece geç vakit olduğundan, bir süre