Beraber olduğunuz erkeği
ne kadar tanıyorsunuz? Karakteri hakkında gerçek bir fikriniz var mı?
Kafasından aslında neler geçiyor? Alarm zillerinin çalmaya başladığını nasıl anlarsınız, gibi kadınların içine dert olan bir sürü sorunun cevabını verecek
yöntem, nihayet bulundu…
Avrupa muhabirimiz
Gülmelek Banter’in haberi…
Diş fırçası sapının açısını
araştıran bir grup İsviçre’li bilim adamı, güney Fransa’da düzenlenen
uluslararası bir sempozyumda, bir grup ‘kırık saç uzmanı’ ile birlikte konu
hakkında yaptıkları araştırmanın sonuçlarını halka açıkladılar.
Düzenlenen basın
toplantısında, diş fırçası sapı ekibinden Dr. Agustus Bravn söz alarak ‘ödipal
dönemi başarı ile atlatamadığı için adölesan çağında takılıp kalmış erkekleri
anlamayı çalışan kadınların çilesi,
bilim adamı olarak bizleri derinden etkiledi. Uzun süredir konunun üzerinde
çalışıyoruz. Dünyanın çeşitli bölgelerinden 5 erkek denek üzerinde yaptığımız
çalışmaların neticesinde anladık ki, bir erkeği yatakta görmeden tanımak mümkün
değildir’ dedi.
Toplantıyı izleyen kadın
gazetecilerin ‘iyi de bunu zaten biliyoruz, başka bir şey yoksa gidelim biz’ şeklinde çıkışları üzerine kırık saç uzmanı grubun temsilcisi Dr. Canıtın Sıkay ayağa
kalkarak ‘dememiz o deme değil hanımlar, lütfen bir dakika sessizlik’
çağrısında bulundu.
Basın toplantısını
izleyen kadın gazetecilerin yerine oturmasından ve ‘bunlar neyi biliyorlarmış,
sen anladın mı’ şeklinde birbirlerine soru soran erkek basın mensuplarının
moderatör tarafından ‘şişşt… ’ denilerek uyarılmasından sonra sözlerine devam
eden Dr. Bravn özetle; ‘İnsan beyninin iki lobu olduğunu ve bu loplardan sol
tarafın bilimsel, sağ tarafın ise duygusal konularda etkin olduğunu zaten
biliyorduk. Bu bilgiden yola çıkarak, gece boyunca ağırlıklı olarak bir yanına
yatan erkeklerin sabah kalktıklarında, yattıkları yöne bağlı bir takım
davranışlar sergilediklerini keşfettik’ dedi. Dr. Bravn’a göre, sol yanına
yatan erkekler daha duygusal, sağ yanına yatan erkekler ise mantıksal düşünmeye
meyilli.
Dr. Bravn bu farkı, gece
boyunca yan yatma sırasında, bir beyin lobunun, diğer beyin lobu üzerine
ağırlığını vermesi ve deyim yerinde ise diğer lobu ezmesi ile açıklıyor. Sürekli
sağ tarafına yatan bir erkekte, duygusal fonksiyonları kontrol eden lob, mantık
merkezi sol lob’un ağırlığı altında ezilerek fonksiyon kaybına uğruyor. Erkek katılaşıp, daha da bir realistleşiyor. Zaman zaman hödüklük çizgisine yaklaşsa da, bu yöntem 'anasının oğlu' olanlar için işe yarayabilir. Bunun
tam tersi durumda ise, sağ lob sol lobu ezerek erkeği yumuşatıyor. 'Erkeğinizin bir gönül adamına dönüşmesi ilk başlarda hoşunuza gidebilir, ancak alt kattan bir tıkırtı geldiğinde gidip bakmayı göze alamıyorsanız bunu denemeyin' diyor Dr. Bravn...
Bu noktada kadınlara ‘öncelikle
nasıl bir erkek istediğinize karar verin’ uyarısını yapan bilim adamları, derin uykuya
geçtikten sonra, erkekleri ezilmesini istedikleri beyin lobuna doğru
döndürmenin işe yarayacağını söylediler. Ağaç yaşken eğilir atasözüne uygun
olarak, genç erkeklerle yapılan çalışmaların başarı şansının daha yüksek
olduğunu vurgulayan bilim insanları, yaş ilerledikçe beyin loblarını tutan
bağların kireçlenerek elastikiyetini yitirmesinin tedaviyi olumsuz etkilediğini vurguladılar.
Haber, toplantıyı takip
eden kadın basın mensupları arasında sevinçle karşılanırken, toplantının
yapıldığı binanın önünde toplanan ‘armudun sapı, üzümün çöpü sivil toplum
insiyatifi’nin temsilcileri, protesto gösterisinde bulundular. Bunlarda beyin
mi var ki, bir parçası diğerini ezsin’ diyerek basın açıklaması yapmak isteyen
grup üyeleri, Fransız polisinin uyarısı üzerine bir süre sonra olaysız dağıldılar.
Dr. Bravn toplantının sonunda,
erkeklerin boyu, kilosu ve omuz genişliklerine göre farklı boylarda üretilen ‘yan
yatırma’ yastıklarının, çok yakında eczanelerde ve seçkin parfümerilerde
kadınların hizmetine sunulacağını da söyledi. Gelişmeler şimdiden merakla
bekleniyor…
Gülmelek Banter, MRT
Türk, Fransa…
Yorumlar
Yorum Gönder